24 Aralık 2011 Cumartesi

GİDİYORUM BEN,SEN HOŞ-ÇAKAL...



gidiyordum ben.....beni heyecanlandırmayan her düşünceden, yoran her kişiden,zevk vermeyen her işten,bunaldığım odadan, şüphe ettiğim duygudan.....gidiyordum sadece aynı yorgunluklardan..usanmaktan,bıkmaktan, meram anlatmaktan,seyretmekten,üzülmekten...beni boğan herşeyden,,,herkesi tercih ettiklerine,fikirlerine, yaşamlarına bırakarak,ardına bakmadan,neşeyle, özgürce..çocuklar gibi sekerek gidiyordum,gözden kaybolana kadar değil,bir daha göze görünmeyecek kadar gidiyorum uzaklara, hatta...

alışkanlıklardı yıpratan, hatta alıştırdıklarım..hep böyle olur ya zaten..!! özveri kimdeyse söğüşlerler,alışırlar,vazgeçilmez sanırlar..bir vazgeçmeye bakar herşey..! ani değil kararlarım,çok cebeleşiyorum hazırdan verilen emeğimle,sevgimle boşa gitmesin diye..inanıyorum da aslında bir gün, bir gün diye diye heba edilen zamanda ki bekleyişlerime...tükeniyor ama..enerjimin ve inancımın bittiği yerden, aldığım derin nefeslerden,beynime giden oksijenden,hızlı adımlarla giderken ben....kimse farketmiyor gittiğimi.. ta kiii seslenişlerine, cevap gelmeyinceye kadar..

kural koymamışım çünkü..hani insanlık için varmışım gibi,her bir yere,her bir kişiye koşarken ve bunu sırf ben böyle mutlu oluyorum ve bir yerlerde, bir şeyler daha hızlı biçimde ,daha güzel oluyor diyerek yaparken, alıştırmışım işte cemilcümleyi...bilirler ki vefalıyım, bilirler ki merhametliyim...bir çok insanın inandırmak istediği bu hallerden de gidiyorum,kadir kıymet bilinmeyen her yerden ve de her şeyden.....kucağımı açtım giderken....biliyorum ki karşıdan gelecek,ben gibi bir giden..yorgunluklarımız,itirazlarımız ve değişimlerimiz sevişecek.. duygularımız sevinecek...beyinlerimiz,kalplerimiz sarılacak..bu karşılaşmada ne istediğini bilen taraflar,ne takdiri, ne güzel sözü sakınacak...yalın ve çırılçıplak..

çıplak bir bebekle,çıplak ve bacaklarını açmış bir kadın arasında ki resme bakan, düşünce de ki fark gibi ...apaçık,sade ve gerçek olacak bu çıplaklık..sosyal sevgide çokluk vardır,duygusal sevgide tekliği yaşamalı insan, bir doymuşla...açın gözü dönmüşlüğüyle uğraştığım vakitler geçti..... öyle nankör olur ki bu açlar; yemek de beğendiremezsin,nasılsa karnım doyacak diye inandığından yüzsüzlük yaparlar onursuzca..tanrım açın bile izzeti nefislisini yollasın ki, hergün doyurmak benden olsun..

kepazelikten gidiyorum....eskiden karşılaştığım her durumla ilgilenirdim,şimdi yanından geçerek gidiyorum,arkadan gelen ilgilensin.. herkese el avuç açan,herkese aynı yalanı uyduran,herkese aynı ağlayan tüm tiksindiğim sahnelerden gidiyorum,gişe rekorları kırsada.. beni duymayan, dinlemeyen, kötü kelam edebilen,içindeki şeytana yenik düşen,kuru kalabalıklarda benimde olmamı isteyen,ruhumu dinlendirmeyen,şenlendirmeyen kim varsa teşekkürler....nasılsa seyirci çokkk,ben olmazsam öbürü olacak....ben çokluktan gidiyorum...BİR BEN.... BİR TANEME GİDİYORUM.... YANİ SİZZ,,,BENİ KAYBETTİNİZ....!! gişeniz bereketli olsun...

SEVGİLERİMLE...

HARİKA SAN

1 yorum:

  1. ...traigo
    sangre
    de
    la
    tarde
    herida
    en
    la
    mano
    y
    una
    vela
    de
    mi
    corazón
    para
    invitarte
    y
    darte
    este
    alma
    que
    viene
    para
    compartir
    contigo
    tu
    bello
    blog
    con
    un
    ramillete
    de
    oro
    y
    claveles
    dentro...


    desde mis
    HORAS ROTAS
    Y AULA DE PAZ


    COMPARTIENDO ILUSION


    CON saludos de la luna al
    reflejarse en el mar de la
    poesía...




    ESPERO SEAN DE VUESTRO AGRADO EL POST POETIZADO DE FLOR DE PASCUA ENEMIGOS PUBLICOS HÁLITO DESAYUNO CON DIAMANTES TIFÓN PULP FICTION, ESTALLIDO MAMMA MIA, TOQUE DE CANELA ,STAR WARS,

    José
    Ramón...

    YanıtlaSil

yorum yaz