5 Aralık 2010 Pazar

iç sesim İÇRİKA.....sen gidersen, ben olmam...SAKIN TERKETME BENİİ.....


Gitgide kafası karışıyordu.....anı yaşamaksa eğer,,, hele hele yoklukta.. ve de az ile yetinerek....nesi yanlıştı bunun??? O bilmiyor muydu sanki daha güzel yerlerde, daha kaliteli, daha onurlu, daha düzenli kişilerle olması gerektiğini??????? O bilmiyor muydu evet eksik, evet yakışıksız, evet az, birazda yavşak..olunduğunu...garip ikilemlerde olduğunu...eskiyen ya da kaybedilen varlıklılığı nasıl açıklayabilirdi??

insan sevgisi aşılanarak büyütülmüş, hor görmeme duygusu aşılanmış, yüze vurulmaması gerekliliği öğretilmiş,mütevazilikle yoğrulmuş...üzerine giydirilen tüm misyonları taşırken yorulmuş,,dirayetten taviz vermezken çok çokta yorulmuş,adından bıkmışken,,,,,altına imza atması gerekliliğini...!!

seçili yalnızlığını yaşarken ve yine yaşarken.....yaşadıkça çoğalan yanlış varlıklar edindiğini...o bilmiyor muydu...doğruyu düşünmekkkkk düşünmek....düşüne düşüne bulmaya çalışırken, bir bu kadar daha yalnızlaşmak...bilgin değildi ki mağaraya kapansın yıllarca....

tanrııımmmm diyerek silkelendi..tanrım...yaratan, duyan, gören, bilen tanrım... durup durup sınama beni....ekmeğe aç kalınca çalmadım, paraya aç kalınca istemedim... ama sevgiye aç bırakırsan naparım bilemedim??? daha ne kadar sevgi vereyim deme bana.!!! eş, dost, ahpab sevgisi ayrı..binlerce kere teşekkür...beni bana edindirdiğin, düşündürdüğün, yargılattığın için bile teşşekkür... bana gösterilen itibar, saygı, inançtan yana şikayetim yyookkkkkk..saolasınn..evet sağlıklıyım...evet sevdiklerim sağ...üstelik onlarda sağlıklı ve akıllı..hiçbiri bana külfet değil!!! ZEVK kelimesi ne kadar muhteşem...zevkliyim..hem de zevk almayı bilenlerdenim..yakıştırmak ayrı bir mevhum...çok şey verdin biliyorum...aç açık değilsemde....çok tok da sayılmam.. ama ne ağzım kokar ne dilenirim...hani anlıyor musun evde ki kürdan da bitti....napmalıyımmm??? diye haykırdı..

iç sesi çok suskundu bu aralar, küsmüş gibi...çoğu zaman hiç dinlemedi onu çünkü..ne yapalım yani diyerek onu da küstürmüştü. O da sustu nihayetinde....son da olmak başlangıç getirir, böyle düşündüğüne bile mutluydu...ortada olmaktan iyidir...yol az kaldı nitekim...kendi kendine, bokunla oynamak gibi bile olsa...

fırsatlar onu yaratırken.....bir fırsat yaratma düşüncesine, savaşırcasına hazırlanmak yorucuydu...beklese uzzuunnnnn, elindekileri değerlendirse yanlış... sabretse zaman kaybı, acele etse itibar kaybı....tam medcezir...tam boşluk..karanlık olmasa bile loşluktu işte.....

kararsızlıklar yorucu, hamleler yanlış, istekler yersiz.....o aceleci, zaman aheste..o heyecanlı, hayat vasat.., o neşeli, insanlar kasvetli.., düşünme senesi olsun bari diyerek susturdu kendini....!! birden... içinden yine ses geldi...'BARIŞ BENİMLE.....' duydu...sustu...sevindi...önce tıkandı,,, sonra derin bir nefes aldı...onu yeniden duyduğuna sevinerek.

sık sık kavgada etseler, nadiren sevişselerde, vazgeçemezlerdi birbirlerinden..çünkü hiç yalan konuşmamışlardı bunca sene... belki de hep doğruyu söylediğinden çok kızmıştı bu sefer...haksızlığı kabul etmeye arlanıp....iç sesine...aahhh içRİKA...lütfen sen bari yalnız bırakma beni dedi.... bir daha seni duymazsam ne olayım....zaman geçireyim derken zaman kaybettim sensiz..sövsemde gitme emi???? SEN TERKETME BENİ.......lütfen:(

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

yorum yaz