21 Temmuz 2011 Perşembe

17 YIL ARAYLA, 3.TUR KIBRIS GÜNLÜĞÜ:))))



CASİNOLAR ŞEHRİ...ilk gittiğimde sene 76, ben 6 yaşında bir kız çocuğuydum arabamızla gitmiştik o savaştan yeni çıkmış adaya.her yer viran, yıkık dökük, sokaklar bomboştu. ikinci gidişimiz 1 yıl sonraydı bu sefer mersin'den deniz otobüsüne binmiştik.ilk o zaman görmüştüm deniz otobüsünü.hatta pastel boyalarımı unutamamıştım.bir teneke kutu içinde, falçata gibi tırıklı ittirme yeri olan plastik kaplı renkli pastellerimi bitirmemek için hiç resim yapmamıştım neredeyse:))) o yıllarda ambarlar vardı kıbrısta.şantiyelerde ki kocaman kurulan, yarım silindir şeklinde olanlardan işte:)) az buz alışveriş etmemişti annem. hatta o yıllarda alınan bütün cam eşyalar şu an benim evimde. annemden araklamıştım:))))çok çok otel yoktu salamis'te kalmıştık..

18 yıl sonra da balayına gittim aynı adaya.... dom otel'e.kıştı.aylardan şubat ve sömestir sonrası.yapılabilecek tek şey casinoya gitmekti.hatta tuana'ya orada hamile kalmıştım da annem çok kızmıştı:))))) dom otel de casino olmadığından,jasmine court'ta o zaman ki kollu makinalarda oyun oynamıştık her gece...içki bedava, kazanç güzel....:)))kırmızı limuzin bir taksiyle dolaşmıştık heryeri.1 yıl sonra çanakkale'den giden bir grup aynı taksiciye denk gelmiş ve çocuk çanakkale lafını duyunca bana selam söylemiş, grupta bir hayli şaşırmıştı hayret birşey buradada mı harika' yı tanıyan birileri var diye:)))

ve yine 17 yıl sonra aynı adaya düştü yolum:))) bir 17 yıl sonrayı düşünemiyorum bile:))))))
bu tesadüfü ziyaretimin sebebi tam olarak 'evrenden torpilim var' kitabı yüzünden oldu:)))bu 5 cuması 5 cumartesisi, 5 pazarı olan temmuz ayı tam bir bereket ayıydı benim için.800 yılda bir olan bu mucizeden faydalanmalıydım... içimden hep eski arkadaşlarımla olmak geçti önce ve sanki yağdılar çanakkale'ye hepsi.her akşam güle oynaya ve karnımı tutarak,kahkahalarla geçirdiğim temmuz ilk yarısından sonra,tatil kelimesiyle başlayan fırsatlar yağmuruydu yağan. sanırım bunu da farketmeden çektim üzerime.çünkü evde her sabah saksafon solo olan bir cd dinleyip ' ne güzel otelde gibi hissediyorum kendimi' dedim durdum:)))ve sonra önüme her çıkan haydi takıl peşime diyerek tatilden bahseder oldu.. derken bu kıbrıs teklifi..... bunu geri çevirmemeliydim evren bu kadar cömertken ve aklımdan geçirdiğim kucağıma bırakılırken..hemde eski galatasaraylı futbolcuların kafilesiyle bir turnuva seyredecekken...frekansım bu kadar yüksek,içim huzurla dolu ve neşenin doruğundayken kendimi uçakta buluverdim:))))

KIBRIS....herşey ne kadar güzelleşmişti!!!.ne savaşın kalıntısı ne de kış gününün kasveti yoktu bu yaz cıvıltısında..bir sürü otel,rengarenk hiç görmediğim çiçekler....sıcağı hariç herşey mükemmel...ilk akşam yemeğinde yine çanakkale'den konuşurken arkadan bir ses 'burada çanakkalemi var' dedi:)))) her yerde bitiveriyor şehrim insanı. gizli birşey yapacak olsak yandık:))) 3 gün sonra da bir başkası üstelik arkadaşım damlayıverdi aynı otele... gündüzleri havuz, deniz faslı, akşam üzerleri maç ve sonra casinolar:))))) bir kere daha onayladım ki ben çok şanslı bir insanım...kazanmak ne güzeeeeellllll ooo laaa laaaaa:)) derken cratos diye bir otel keşfettik...yapmış yani adam..!!! eski trabzonspor başkanının oğluymuş sahibi. bravooo..budur
yani.mimarisi,heybeti,servisi,şıklığı,kaidesi herşeyiyle müthişti.severim şık ve güzel olan herşeyi...her yerinde aslan heykelleri olan ve gücü temsil eden bir otel........

turnuvanın bitip, kupayı galatasarayın aldığı gece başbakan da geldi bizim otele..ertesi gün kıbrısın kurtuluşuymuş.otelde hummalı bir telaş..heryer koruma...yemekte kupa verildi....üstelik bende en iyi seyirci ödülü aldım:))))))) hediyemi başucumda saklayacağım:)))))

bir kıbrıs hikayesi işte..17 yılda bir olan.her anı dolu dolu, keyifli, kahkahalı, eğlenceli ve benim için kumar paralarımla birlikte kazançlı:))))en son gece, beraber yarım saat, benim kıbrıstan aldığım quartz tesbih sebebiyle sohbete koyulduğum , adını bilmediğim hanımefendiyle, mor kelimesi yüzünden karnımızı tutarak, ağzımızın akan suyunu kontrol edemeyerek güldüğümüzü hatırlıyorum:)))))) bizim ekipte olupta, oyun oynayanlarda bize bakıp gülüyorlardı:)))))

YILLAR SONRA ÇIKTIĞIM İLK TATİLİM...vesile olan canım arkadaşıma, ve orada tanıdığım,eğlendiğim,sevdiğim,DOLU DOLU, GÜZEL YÜREKLİ, SAYGILI, GÜN GÖRMÜŞ diğer arkadaşlarıma sonsuz sevgiler...bu yıl memos garden'ı açmamış olmamın bir anlamı olmalı..bu fırsat ve mutluluk yağmurunun, artarak devam edeceğini biliyorum.sadece hazırım... hazır olduğumu,içsel yolculuğumda gezinirken,içimde ki güzelliklerin, yaşamda ki güzellik yansımaları olarak karşıma çıktığını biliyorum..bardağın dolu tarafından kana kana içmeyi becerebilmek harika bir duygu....mutluluk elimizde, yüreğimizde ve hep orada durup, bizim ona ulaşmamızı beklemekte:)))))

SEVGİYLE, DOSTCA KALIN..

HARİKA SAN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

yorum yaz